süzülmüş

süzülmüş
adj. filtered, strained, peaked, peaky

Turkish-English dictionary. 2013.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • süzülmüş — f. sif. 1. Süzgəcdən keçirilmiş (keçmiş). Süzülmüş bal. Süzülmüş süd. 2. Bax süzgün …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • sözük — süzülmüş …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • süzündi suw — süzülmüş su I, 449, 450 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • MÜREVVAK — Süzülmüş, tortusu giderilmi …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ŞİRAZ — Süzülmüş yoğurt …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • oruçlu — sf. Oruç tutan (kimse), niyetli Semtin oruçlu halkı süzülmüş benizliler / Sessizce çarşıdan dönüyorlar birer birer. Y. K. Beyatlı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • süzme — is. 1) Süzmek işi 2) sf. Süzülmüş olan, süzülerek elde edilen Süzme bal. Süzme yoğurt. 3) sf., argo Kötü, aşağılık, malın gözü (kimse) 4) sf., argo Katışıksız, saf Son derece zeki babalardan süzme salak oğulların çıktığı görülmüştü. A. İlhan… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • süzük — sf., ğü 1) Zayıf, güçsüz, süzgün Parasızın yürüyüşü sürtük, gözleri süzük, rengi uçuk, sesi bozuktur. R. H. Karay 2) Süzgünleşmiş, süzülmüş Uykudan uyandırılmış gibi gözleri süzük, döndü baktı. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • süzülmek — nsz 1) Süzme işine konu olmak Bal süzüldü. 2) Akmak Gözlerimden yaşlar süzüldü. 3) Kuş kanatları gerili olarak görünür bir hareket yapmadan havada ilerlemek Kuş, gene havada süzülüp daireler çiziyor. M. Ş. Esendal 4) mec. Sessizce ve görünür bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • şıra — is., Far. şīre 1) Henüz mayalanmamış üzüm suyu 2) Bazı meyve ve sebzelerin özü Elma şırası. 3) argo Süzülmüş afyon Birleşik Sözler şıraölçer üzüm şırası …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gözleri süzülmek — göz kapakları hafifçe kapanmaya başlamak İki elini bastonun gümüş topuzuna dayamış, gözleri saadetten süzülmüş, adamı dinliyordu. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”